MİLYONLARCA AĞAÇ KESİLECEK

Murat Dağına açılması planlanan maden işleme tesisinin büyük bir ekolojik kırıma tüm Batı Anadolu’yu besleyen su kaynakları ve nehirlerin kurumasına sebep olacağını ifade eden CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz, “Madeninin açılması sürecinde milyonlarca ağaç kesilecek, hafriyat ve patlatmalarla bu orman örtüsü ve eşsiz ekosistem yok edilecektir” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kütahya İl Teşkilatı, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde Murat Dağında açılmak istenen altın madeni işletmesine itiraz dilekçesi verdi. 2020 yılında Danıştay’ın ÇED olumlu kararının iptali gerekçeleri de dikkate alınarak, şirketin ÇED başvurusunun iptalini talep etti.

MİLLİ PARK STATÜSÜ KALDIRILDI

Murat Dağı’nın Kütahya’nın ve Batı Anadolu’nun yaşam kaynağı, Batı Anadolu ve tüm Ege’yi besleyen nehirlerin beslendiği su havzası olduğunu ifade eden CHP Kütahya İl Başkanı Dr Zeliha Aksaz Şahbaz, “Murat Dağı’ndan çıkan Porsuk Nehri Kütahya’nın içme suyunu karşılamaktadır. Murat Dağı aynı zamanda yoğun orman ve bitki örtüsü, zengin endemik bitki ve sayısız yaban hayvanı çeşitliliğine ev sahipliği yapan eşsiz bir ekosistemdir. Daha önce milli park ve geyik koruma sahası olan Murat Dağı’nın bu statüsü de ortadan kaldırılmıştır. Madeninin açılması sürecinde milyonlarca ağaç kesilecek, hafriyat ve patlatmalarla bu orman örtüsü ve eşsiz ekosistem yok edilecektir. Altın madeninin açılması ile açığa çıkan ağır metaller çok daha geniş bir alanda bitki örtüsü ve yaban hayatını yok edecek, ekosisteme onarımı mümkün olmayan hasar verecektir.” Şeklinde konuştu.

‘TELAFİ EDİLEMEYECEK FELAKETLERE NEDEN OLACAK’

Kurulacak işletmenin Gediz – Emet fay hattına bir kaç yüz metre uzaklıkta olduğunu 1970 yılında 7.2 büyüklüğünde deprem üreten bu fayın üzerinde, milyonlarca ton ağır metal atığı depolanacağını dile getiren Aksaz Şahbaz, “En ufak bir depremde bu havuzlardaki parçalanma, biriktirilen ağır metallerin toprağa, suya karışması anlamına gelecektir. Ağır metaller Batı Anadolu’yu besleyen akarsuların içine karışacak ve Gediz, Uşak, Kütahya, Eskişehir, Manisa, Aydın, İzmir, ve Kocaeline kadar bu ağır metallerle sulanan topraklar, bu topraklardan beslenen insanlar, hayvanlar ve bitkiler çok ciddi anlamda bir tehlikeyle karşı karşıya kalacaktır. Her yerinden bir dere ve nehrin doğduğu Murat Dağında yapılacak patlatmalar, yeraltı sularının derine kaçması ve kaybolmasına, nehirlerin yatağının değişmesi veya yeraltına kaçmasına ve telafi edilemeyecek felaketlere neden olabilir.”dedi. Toplamda 1300 hektar ruhsatlı sahası bulunan şirketin işletme ruhsatı almak istediği 415,35 hektarlık proje sahasının, 399,35 hektarının ormanlık arazi olduğuna dikkat çeken Aksaz Şahbaz, “İşletme için ilk elde 212 bin ağacı keseceğini açıkladı, bu sayının en az üç dört kat artacağı öngörülüyor.” Dedi. 5 yılın ardından işletme sahasının genişletileceğine de değinen Aksaz Şahbaz, büyük bir ağır metal kirliliği yaşanacağını belirtti.

‘YARGI KARARLARI YOK SAYILIYOR’

Milyonlarca ton cevherin nerede işleneceği, bölgeye nasıl taşınacağı, zenginleştirme işleminden sonra oluşan pasanın halk sağlığı ve çevre güvenliğine tehdit oluşturmadan nasıl, hangi araç gereçle ve hangi yollardan geri taşınacağına yönelik ÇED raporunda herhangi bir ifade olmadığını ifade eden Aksaz  Şahbaz, şöyle dedi: “2019 yılında aynı bölgede açılmak istenen altın madeni projesi olumlu ÇED raporuna karşı Kütahya, Uşak, Gediz, Eskişehir Büyükşehir, Tepebaşı, Odunpazarı, İzmir Büyükşehir belediyeleri, bölgenin köy muhtarları, Kütahya Barosu, STK ve yaşam savunucuları tarafından açılan dava sonucu Kütahya İdare Mahkemesince Kütahya İdare Mahkemesi ve Danıştay 6. Dairesi tarafından adı geçen firmanın aynı bölgede benzer nitelikteki projesinin iptaline karar verilmişken, bu kararları dikkate almadan milyonlarca insanın yaşamını ve halk sağlığını tehlikeye atacak, ekosisteme telafisi mümkün olmayan zararlar verecek böyle bir işletmenin açılmasında ısrar etmek, hukuku ve yargı kararlarını yok saymaktır. Biz insanlarımızın böyle bir kaderle karşı karşıya gelmesini istemiyoruz.” Dedi.